20 Eylül 2014 Cumartesi

Fincanda Cevizli Tel Kadayıfı





Selamlar herkeslere...
Tatlılar konusunda hep eksik hissetmişimdir kendimi nedense...Belki çok sevmediğimdendir.Yada yaşadığım bir kaç kötü deneyimdendir bilemiyorum nedenini tatlının kendisini çok güzel yaparım yapmasına lakin şerbet kısmısııııı bir başka meziyet istemekte azizim...
Yani pek aramız iyi değildir zat-ı alileriyle...
Ama bu yapmadığım yada yapmayacağım anlamına gelmiyor elbette.Mutfaktaki en büyük sloganım 
"DENEMEKTEN BIKMA"" 

Evet evet! çok sabırlı değilimdir ama mutfakta birşeyi iyi yapamamışsam,sonuçtan kendim memnun kalamamışsam hırslanırım kendi kendime.Ta ki yapıp becerinceye kadar...

Ki yapmış olduğum tel kadayıfımda da bu noktatayım...
Gerçekten çıtır çıtır ve çoook leziz olmuştu kendileri.Normalde pek sevmem şerbetligilleri ama eşim çok sevdiğinden ehh! yakinen ilgilenmem gerekiyor kendileriyle.

Efendim eşimin uzunca bir süre  "Ahh ah şöyle çıtır çıtır bir kadayıf olsa da yesem"  şeklindeki konuşmaları şerbetlilerle aramdaki buzların erimesine neden olamasa bile kırılmasına neden oldu...

Bir nöbet çıkışı sıvadım kolları,hazırladım kadayıfları ve akşama yapıverdim sürprizimi...
Eh Rabbim de yüzümü kara çıkartmadı hani :) ...

Tarif için: Cahide Ablamı   ve  Tadına doyamadım arkadaşımı ziyaret edip fikir aldım ama harfi harfine değil elbette,kendimce yorumladım.

Geçelim isterseniz hemen yapılışına...



Malzemeler:
300 gr.tel kadayıf
150 gr eitilmiş tereyağı
1-1,5 s.b dövülmüş ceviz

Şerbeti için:
2,5 sb.su
2 sb. toz şeker
çeyrek limon

YAPILIŞI:
1-Erimiş tereyağını tel kadayıfına iyice yedirin.Her tarafı tereyağına bulanınca bir tutam alıp minik kahve fincanına bastırın.



2-  1 tatlı kaşığı cevizi ekleyip üzerine biraz  kadayıf koyarak parmaklarınızla iyice bastırıp tepsiye ters çevirin.. (bu aşamada zorlanırsanız elinizle de çıkartabilirsiniz..)


3-Kadayıfların tamamını bitirinceye kadar bu işlemi uygulayınız.Hafif aralık bırakarak  tepsiye yerleştirdiğiniz kadayıfları önceden ısıtılmış 220 derecelik fırında altı üstü iyice kızarana kadar pişiriniz.Dakika tutmadığım için veremiyorum.



4-Diğer tarafta şeker ve suyu tencereye alıp kaynatınız...Yaklaşık 7-8 dakika kaynattıktan sonra limonunu sıkıp 3-4 dakika daha kaynatıp ocaktan indiriniz.Soğumaya bırakınız.Tamamen soğuğa yakın bir hal alsın...


5-Fırından çıkan kızrmış kadayıfların üzerine ılık şerbeti dökünüz.


Mintinin Minik Notları:

*Sıcak şerbetle sıcak tatlıyı buluşturursanız hamurlaşır.
*Şerbeti kadayıfların üzerine kaşıkla ara ara gezdirin üzerinin kuru kalmaması için.

*Kadayıflar yeterince yağlandığı için tepsiyi yağlamanıza yada yağlı kağıt kullanmanıza gerek kalmıyor.

*Eğer soğuk bir havada yapacaksanız tatlınızı tereyağı donacağı için fincandan rahat çıkarmanız için fincanı ara ara ıslatabilirsiniz.Ancak seri olmanızı öneriyorum yine de.

*Ben yazın yaptığım için bir sıkıntı yaşamadım.
*Eşim daha minik porsiyonlar istedi,bir sonraki yapışımda tek atımlık toplar yapmayı düşünüyorum...
Tatlı çok sıcak şerbet çok soğuk olmamalı buna dikkat edin.Fırından çıkınca ilk sıcağının gitmesini bekleyin. Şerbetiniz de soğuğa yakın bir ılıklıkta olmalı...
*İsterseniz tereyağına birazcık sıvıyağ ekleyebilirsiniz.Ben çok az eklemiştim.


Afiyet olsun





Sevginizi gösterebilmenin bir başka yolu...


 

Sevgimizi göstermenin bir çok yolu vardır değil mi?...
Kimimiz sarılarak,kimiz şiirler yazarak,kimimiz şarkılar dinleterek gösterirz sevgimizi...

Kimi zaman yaptığımız bir yemektir sevgimizin göstergesi,kimi zaman kusursuz hazırlanmış bir masa...Bazen elde gelen çiçeklerdir,bazen minicik bir hediye.Bazen bakışlarda gizlidir seni seviyorum kelimesi,bazen sıcacık bir sarılışta...

Bazen samimi bir dokunuştur yorulan omuzlara...
Bazen ben yanındayım demenin en güzel yoludur el ele tutuşma...
Kimi zaman saçlarını okşarız sevdiğimizin şefkatle,
kimi zaman burnuna dokunarak göz kırparız yapılan munzurluklara..

Kimi zaman hasret kokan mektuplar yazılır yürekteki sevdalıklara...Kimi zaman mendiller atılır sevdiceğin geçtiği yollara...

Kimi zaman yollar gözlenir,kimi zaman sadece özlenir...Bazen sesini duymak bile yeterlidir...Bazen boynuna sarılıp ağlasan bile nafiledir...

En nihayetinde yürekteki sevginin binbir türlü gösterilişi vardır...siz yeterki gösterin sevdiğinize sevginizi...

Eşinize,çocuğunuza,annenize,babanıza,kardeşinize,arkadaşınıza,komşunuza yada çok sevdiğiniz bir başkasına.....

Ama nolur geç olmadan "seni seviyorum" deyin en yakınınıza...
Hayat çok kısa...
Değmez kırgınlıklara...
Küslüklere dargınlıklara kırgınlıklara yetmeyecek kadar kısa...

Bırakın şımartırım korkusunu...
Bırakın şımarsın en sevdiğiniz size...



İşte sevdiğinize sevginizi anlatmanın bir başka yolu da benden size...

Yapılışı:

İstediğiniz renkteki elişi kağıdını,aynı boyda karelere bölüyorsunuz,üst üste koyarak hepsini birden kalp şeklinde kesiyorsunuz.Yazmak istediğiniz ne varsa minik notlar halinde üzerine tek tek yazıyorsunuz.Tüm kalpleri üstüste getirerek bir köşesini delgeç yardımıyla delip,aynı renkteki iple buradan bağlıyorsunuz.İstediğiniz uzunlukta bırakıyorsunuz ipin boyunu.Ve sevdiğiniz insanın görmesini istediğiniz yere,uçlarından bant yardımıyla,tek tek asıyorsunuz...Kapı girişleri tavsiye edilir bu noktada...

Sonuç :
Tatatataaamm!!! 

Emin olun çok mutlu olacak karşınızdaki....

Haydi sizlerde gösterin sevdiğiniz kişiye,SEVGİNİZİ...

12 Eylül 2014 Cuma

Geçen Hafta Biz... (Konser-Lunapark-Animasyon,Parise gitme sevinci-Okul heyecanı ve çok daha fazlasıyla;Biz...)



 Selamlar herkese,
çok sık yazamıyorum,yaşadıklarımızın hemen her anını elbette paylaşamıyorum.
Blogunu şöyle etkili kullanan,günlük güncelleyebilen arkadaşlarımı tebrik ediyorum.Gerçekten emek isteyen bir iş...Şimdi biraz gezindim de bloğumda o kadar çok eklerim deyip eklemediğim post var ki anlatamam.Mesela 2013 İstanbul gezimize ait sadece 2 post paylaşmışım,bir sonraki post Yerebatan sarnıcı demiş,öööylece kalmışım,üstünden 1 yıl geçmiş düşünün artık...En azından gezdiğimiz yerleri ekleyip,ilerde hatırlamak adına saklamış olmak istiyorum.Ama onu bile yapamıyorum.Tarif yayınlamam ise namümkün sanırım :) 


Neyse efendim neler yaptık geçtiğimiz günlerde Berkay'ın "Canım Kardeşim" çizgifilm kahramanlarına bayıldığını bildiğimden,bir alışveriş merkezine geldiğini duyar duymaz oraya götürdüm.Birlikte güzel zaman geçirdiler.Berkay çok eğlendi çook mutlu oldu.Özellikle "mıncır" a bayıldı :)
O mutlu olunca ben zaten mutluyum demektir :)


Epeydir gitmediğim Defactoya uğrama fırsatı buldum...Yeni cicilere özellikle çiçekli gömleklere gözgezdirdim...Bayıldım...
Etekleri ise tavsiyemdir...Ben bordo bi tane aldım bile :)

 Elbette yolumuz yine Mudo Konseptti...Burada ne var bilmiyorum ama çekiyo beni...Bişey almasam bile uğruyorum muhakkak...
Özellikle home dekorasyon bölümüne...


Bakar mısınız şunlara...İnsanın içi kalıyor resmen...Koltuktaki dekoratif yastıklara ne demeli...şahane bence...


Yok yok ben seviyorum Mudo'yu...Reklam aldım falan sanmayın bu tamamen kişisel tercihim yahu :) Bir de olmazsa olmazım English Home ve Son zamanların trend Home Collection marka ve mekanı olan Madam Coco elbette...English Home kokusuyla,dokusuyla minik çiçekleriyle Madam coco ise cazip fiyatları ve farklı sunum trendleriyle gerçekten bağlıyor kendine.Ben dayanamayıp aldım mesela English Home'un Jasmıne isimli oda kokusunu.100 cc kokulu çubukları olan büyüleneceğiniz bir koku...Şiddetle tavsiye ederim.Lakin çok çabuk bitiyo söyliyim.Buharlaşma ile uçuuup gidiyo.Ama eviniz yasemin ferahlığında kalıyor...



Geçtiğimiz günlerde yine berkaya söz verdiğim üzre luna parka götürdüm.hepsine değil elbette ama kendi seçimi olan bir kaç tanesine bindirince dünyalar onun oldu...

Bu da benim ağzım bi karış açık kalarak izlediğim,binenlerdeki cesareti tebrik ettiğim lakin asssla binemeyeceğim hayaloyuncağım :( 
Ben de o kadar cesaret olsa parasailing yapardım :))) Nerde o cesaret???...


Ve elbette Demet Akalın Konseri...Hani şu 7 deyip 9'da çıktığı konser :)
Ankara Shopping Fest kapsamında düzenlenen eğlenceler.vs vs... Berkayın balonlarla kovalamacası,elinde dürümle beklemeceleri,bakıcam,görücem diye kucaktan inmemeleri :))))))


 Boyama çalışmalarımız...Babamızın İstanbul Mehmet Akif Ersoy Üniversitesindeki denetimini bitirip dönüşünü bekleyişimiz..27 Kasımda Pariste düzenlenecek olan eğitime katılacaklar arasında olduğunu öğrenip onun adına çoook sevinmemiz...Ve zamanın hızla koşuşuna yetişmeye çalışmamız,kış hazırlıklarımız,balkonumuza nane ve soğan ekişimiz,yepyeni cipcici okulumuza başlayışımız ve kolay alışıyor oluşumuz,işlerimiz,nöbetlerimiz,misafir ağırlayışlarımız,uğurlayışlarımız,yaza vedalarımız vs vs.......

Yok yok! yaz yaz bitmez! en iyisi kısa kesmek...Bizden/benden/ailemden şimdilik bu kadar...
Biz çook mutluyuz dilerim burayı okuyan herkesler mutludur.Allahım herkeslere mutluluk ve aile huzuru nasip etsin.Sevdiklerimizi bizden hiiiç uzak etmesin.Herkesin kalbisinde hep aşk olsun...Eşe hürmet olsun...Yuvaya saygı olsun... 
sevgilerimle diyorum...Bu arada Halle Berry 'nin yeni dizisi EXTANT'ı herkese tavsiye ediyorum.Eşimle sıkı takipçisi olduk...By by...

mintiden sevgiler
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...