22 Ağustos 2014 Cuma

Kış Hazırlıklarından Biber Ve Domates Kurutması...


Kurutmalık mevsimi geldiğinde yesem de yemesem de yapıp hazırlayasım vardır hep.
Aslında eşim hiç sevmez kurutmalıkla yapılan kış dolmalarını.
Ama ben severim.
Özellikle kışın yemeğe misafiriniz varsa,ortaya yapılan kurtarıcı lezzetler arasındadır öyle değil mi? 

Nöbet sonrası pazardan aldığım biberlerimin içini boşaltıp eşimle birlikte astık balkonumuza...Domatesleri ise şimdi doğrayıp serdim balkonuma.Aslında kayınvalidem bana 10 kg kadar kurutmuş ama,işte!!! elim değmeden,kendim yapmadan da edemiyorum...Kış hazırlığı yapmaya bayılıyorum.Öyle ki fasulye çıkar çıkmaz fazlasıyla acele edip 4 poşet atıverdim buzdolabına.Biliyorum fasulye için erken ama elim durmaz benim.Yine yaparım arada.

Başka neler yaptım kış hazırlığı olarak hemen yazayım.Vişne reçeli ve Vişne Kompostosu yapıp hazırladım.Bamya kuruttum.Fasulye kuruttum.Semiz otu kuruttum.Fasulyeyi az kuruttuğumdan ilerleyen zamanlarda yine kurutucam inşallah.biber ve domates kurutuyorum.Cin biberi kuruttum kışın yemeklere,sotelere,kavurmalara pul biberinden daha hoş bir acı lezzeti katıyo çünkü.
Eşim geçen kış marketten kurutulmuş cin biberi alıp yemeklerimizin vazgeçilmezi haline getirince bu sene kendim kurutayım istedim.
Kekik kuruttum şuan kavanozumda bile :)

Buzluğa bamya ve az da olsa közlenmiş patlıcan attım.Bezelye atmadım pek sevmiyorum bezelyeyi.daha yapıcak çook kış hazırlığı beni bekliyor ama şuana dek yaptıklarım bunlar...Sırada şeftali reçeli,Eylül ayında dağ çileği çıktığı vakit,dağ çileği reçeli,kışlık menemen bolca,çorbalar için sadece domates konservesi,buzluğa bamya,mısır,fasulye,patlıcan,kızartma,imambayıldılık patlıcan....vs...vs...Daha çok uğraş var bana.Yaptıklarımı yayınlamaya fırsatım olmuyor pek.Bu nedenle yazmakla yetindim.Fırınımda kekim pişerken balkonumu çekip sizlerle paylaşasım geldi.Yoksa her yaptığım kış hazırlığını sanırım paylaşamam..Şimdilik benden bu kadar...Siz de yazın yaptığınız kış hazırlıklarını.Sizlerden de değişik kış hazırlıkları öğrenelim hep birlikte..

Sevgi ve Hürmetlerimle...

2 Ağustos 2014 Cumartesi

Daha nice mutlu bayramlara...

Geçmiş bayramınız kutlu olsun diyorum evvela...
Bayramlar yalnızlaştı,bayramlar anlamsızlaştı diye kendi kendimizi yemek yerine,eski bayramları arayıp bulmanın yollarına bakmalı bence....
Sevdiklerimiz ziyaret edilmeli,komşu kapısı çalınmalı,büyüklere el öpmeye gidilmeli...hatta miniklere, yakınlardaki komşularda şeker toplama heyecanı yaşatılmalı...Yapmak lazım işte bişeyler...Yokolup gitsin istemiyorum o tadına doyamadığımız,sabah olsun diye heyecandan uyuyamadığımız bayramlar...

Muhakkak herkesin bayramla ilgili klişeleşmiş bir bayram geleneği vardır...Devam etmesini istediğim geleneklerden bir tanesi eşimin babaannesinden hatta daha evvelinden beri süregelen bayram sabahı kızartmasıdır.Eğer bayramı kendi evimizde geçiriyorsak eşim bayram namazından döneceği zamana kadar kızartmaları yapmış kahvaltıyı hazırlamış olmaya çalışıyorum...Yada kayınvalidemdeysek böyle başlıyor günümüz zaten...İkincisi ise ilkini halamızın oluşturduğu bayram sepeti geleneği...Elimden geldiğince her bayram oğluma bayram sepeti hazırlamaya çalışacağım inşallah.İçine onun hoşlanacağı lezzetler...minik hediyeler...mektuplar...vs...vs...Geçen sene Sevilay halamız hazırlayıp sürpriz yapmıştı ben de devam ettirmek istiyorum inşallah...

Gelelim Ramazan bayramımıza...Bayramda Malatya'ya ailemin yanına gitmeyi planladık eşimle...Otobüsler erkenden tükenince birtanecik dayımla çözüme kavuşturduk işi...Dayımla şahane bir akşam yolculuğu yaptık...akşam 17;30 gibi çıktık Ankara'dan.sağolsun Aysel annemler Berkay'ı Kırşehir yol ayrımına getirdiler ve biz zaman kaybetmedik bu vesileyle...Berkay'ı babaannesinden aldıktan sonra Malatya'ya doğru yola devam ettik...Zaman zaman elimizi yüzümüzü yıkadık,kimi zaman berkayı yolda gördüğümüz salıncakta salladık...Pınarbaşında kebaplarla iftarımızı açtık derken vesselam,muhabbet dolu bir yolculuğun akabinde gece 01;30 gibi teyzoşuma indik...Sohbetler edildi...muhabbetler edildi...gece 03'te kurulan sahur sofrasında çaylar içilip,yağlı ekmekler yenildi...muhabbete çaya öylesine kapıldık ki güneşin doğuyor olmasını bile farkedemedik...Yani hiç uyumadan gecemizi geçirmiş olduk ki gerçekten çoook keyifliydi...

Hazırlıkların ardından saat 8;30 gibi köyün yolunu tuttuk...Hem de bir arabada toplam 8 kişiyle:)))Biraz üstüste..biraz tepiş tepiş...ama çalgılı çengili...şarkılı alkışlı,derken köye vardık....Ama amacımız sürpriz yapmak olduğundan anneannemlerin evinin önünde inmeyip,üst bahçesine kadar ilerledik.Arabayı harmana parkedip arka bahçeden içeri sızdık.Cümbür cemaat ağaçların ardına,havuzun arkasına gizlenerek,öncü birlik olarak Berkay'la Cemoş'u gönderdik...İşin garip yani bizim çocuklar bişey var sanıp gitmek istemediler.:))Allahım biz onlaları gönderiyoruz, onlar gerisin geri geliyorlar...Neyse akıllarını çelip,gönderdik bir şekilde ve ardından hurrrra!!!! hep birlikte baskın yaptık...Canlarım benim nasıl da şok oldular!!!...Nasıl da sevindiler bizleri karşılarında görünce...:)))))

Nasıl muziplikti ama...Ailemin en güzel yanı bir muziplik olduğunda, cümbür cemaat her yaştan aile bireyinin olaya dahil oluyor olması...Bi görseniz hep birlikte sürpriz yapıcaz niye nasıl çalılardan çitlerden atladık...Topraklara bata çıka sessiz sedasız eve doğru ilerledik...Herkes birbirini geçirdi çitten...Çocuklar kucaklandı,bayanların ellerinden tutuldu,beyler desteklendi...Sürpriz sonrası evimizin bahçeye bakan arka kapısında mükellef bir köy kahvaltısı yapıldı.Canım dedeciğimin öylesine bereketlidir evi...Hazırlıksız çıka gelen onca kişiye hazırlanan sofrada,bir kuşsütü eksikti.Maşallah, halil ibrahim bereketi bu olsa gerek...

Öyle işte!bayram öncesi günlerimiz de bayramımız da,köyde dolu dolu geçti...Anne-babamı Dedemi anneannemi babaannemi görmüş,ellerini öpmüş,hayır dualarını almış olmanın mutluluğu var şimdi içimde...Onların hayır duasını almış olmak şahane bir duygu...

Unutulmayacak bir bayram yaşadım!!!...Teyzemler,dayım,kuzenler annem ,babam hep bir arada...Sanırım her zaman ele geçirilmeyecek bir mutluluk...Dedemin mutluluğu dünyaya bedeldi...Çocukları yanıbaşında,torunları yanıbaşında...üstelik torunlarının çocukları bıdır bıdır ortalıkta dolaşmakta....

Sabah erkencikten uyanmanın keyfi şahaneydi...Nasıl da özlemişim köyümü....İnanın bana şehirde öğlen saatine kadar uyusanız,köydeki o erken saatte uyanmanın verdiği dinçliği elde edemezsiniz...Köy kahvaltısına ve anneanne yemeklerine doymuş olmanın keyfi var içimde.Anneanne pilavı.Hep söylemişimdir bir kere daha söylüyorum hiç kimse benim anneannem kadar şahane pilav yapamaz...Onun o kokusu,kıvamı...bahçe biberi ve domatesi ve ev yapımı yoğurduyla birlikte hımmm!!!Ellerin dert görmesin canım anneannem benim...

Bu bayram aile bayramıydı....Babaaneme gitmiş olmanın onun ellerini bir kerecik daha koklayarak öpmüş olmanın keyfi var içimde....Çocukluğu geçirdiğim evi gezdirdim eşime...Babaannemin ellerinden öptürdüm...Köyümüzdeki ziyaretleri gezdirdim...Oğluşuma köyde olmanın keyfini yaşatmaya çalıştım.Doya doya toprağa basmasına,arıları,kedileri,kurbağaları,karıncaları izleemesine,açık havada banyo keyfi yaşamasına izin verdim....Kedimiz minişin salatalık yiyişine tanık olduk hep birlikte...Daldan elma kopardık,bostandan domates yedik...Gece elinizi uzatsanız dokunacakmışsınız gibi yakın olan yıldızların,samanyolunun ve şahane gökyüzünün keyfine vardık...Eşimle;büyük ayı,küçük ayı ve diğer takım yıldızlarını bulmaya çalıştık...Oğluma okuduğum okulu gösterdim pek inanamasa da..."Anneciğim burada okula gitmiş olduğuna inanmak istemiyorum"diyor bana,o minicik beyninde annesini nerede görüyorsa :))Sanki annesi oxford mezunu da layık göremiyor o yıkık dökük okula :)))oysa annesi 5yılını geçirdi o virane köy okulunda...

Gece muhabbetleri ettik,çaylar kahveler içtik...Böceklerden korkup birbirimizi ürküttük...Koccaman bir akrebi dayımızın haklamasını ve Memet  kuzişin basket yapıp fırlatıp atmasını izledik...Ağustos böceklerini dinledik..İlk gece 4 kuzen bir yatakta yatalım istedik...Ancak ben hakimiyeti ele geçirip herkesi yataktan aşağı atınca ertesi gün yatakları ayırmak zorunda kaldık :))) kuzen,topuğumun gece yarısı ağzına girmesinden şikayetçi olunca :)) bir de gariplarimin herbiri yatağın bir köşesinde kıvrılıp kalınca bu duruma dayanamadı küçük teyzemin yüreği,haklı olarak...Bana kalsa ohhh!! yatabilirdim yatağa hakim bir vaziyette...:))) Şaka tabisi...Kuzişe duyurulur!!!!


Kalabalık aile olmanın hazzı hiç bir şeyde yok sanırım...Dertlerimizi kederlerimizi mutluluk ve sevinçlerimizi paylaştık bu bayram..Gah elele verip halaylar çektik...gah dizdize gelip kederlendik...Kimi zaman atıştık,kimi zaman çatıştık...Biz bir aileydik..Bir çatı altında hep bir aradaydık çok şükür...Gah incir kabuğunu doldurmayan sebeplerden dolayı parladık,gah canciğer kuzu sarması olup sarıldık...Dedim ya biz bir aileyiz.Asla kopmayacak olan...Varlığıyla her dem mutlu olduğumuz...İyi ki varsınız canım ailem....Bir bayramı sizlerle birlikte geçirme keyfine vardığım için çok mutluyum...Daha nice mutlu bayramlara...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...